Nasılsın? Her gün duyduğumuz soru dimi ama nedense hep aynı cevabı veriyoruz. İyi. İyi miyiz gerçekten ? yoksa başkasını derdimizle üzmekten mi korkuyoruz, veya her şeyden yorulduğumuz karşımızdaki insana derdimizi anlatmaya bile üşeniyor muyuz? Cevapsız sorular… Nedir bizi üzen, nedir bizim yüzümüzü somurtan ? Belki de şükür etmiyoruz ya da güzel olan şeylere zaten güzel olmuş diyerek elimizin tersiyle bir kenara atıyoruz. Konunun ilk başına gelirsek aslında ne kadar da korkuyoruz dimi birini üzmekten , derdimizle birini üzmekten. Bazen birine derdimi anlatacaksam mutlu olan birine anlatamıyorum, ne diye onu üzmeye hakkım var ki ?nasılım ?yorgunum. Her haftanın başı bu hafta güzel geçicek derken daha da dibe batıyorum. Kalkmaya çalışıyorum biraz daha uğraşıyorum , kendim dibe batmışken en azından birine yardım eli uzatıyorum. Kimsem ki ben ?İnsanlara yardım etmeyi hep sevdim oldum olası , en basitinden birinin yüzünü güldürmek ya da en ufak bi bilgi öğretmek , bişeye şevk etmek hevesini arttırmak sanırım tek doğru yaptığım şey bu olsa gerek. Evet biliyorum zor , yaşadığımız çoğu şey , yapmak zorunda olduğumuz çoğu zorunluluk , peki ya kolay olsa ? İşte o zaman da uğraşmaya değmezdi . Varsın zor olsun elbet bu günleri de atlatırız , belki de ilerde yad ederiz kim bilir . Tek inanmak istediğim bi laf var hiçbir emek karşılıksız kalmaz diye. Umarım kalmaz da boşuna kürek çekmemişizdir , inanmamışızdır. Ne diyelim ? İyi diyelim iyi olalım…